İktisat bir bilim olarak ortaya çıkısından günümüze kadarki gelişiminde kıt kaynakların optimal dagılımı, büyüme, enflasyon,
işsizlik sorunlarını temel inceleme konusu olarak ele almış,
bunları etkileyen unsurlar ve bunlar arasındaki ilgili olarak çesitli teoriler ileri sürmüstür. ilişkilerle iktisat teorileri öncelikle çözmeyi amaçladıgı
problemleri ortaya koymuştur. Sonra bu problemi çözmeye yönelik önerilerin ne kadar tatmin edici oldugu tartışılmıstır. Teoriyi ilgilendiren temel sorular ortaya konulduktan sonra, cevapları sınırlayan durumlar belirlenmiştir.
Bir teorisyenin gorevı problemi sınırlayıcı durumları tasarlamak kadar teorik olarak tatmin edici çözümleri de üretmektir. ıktisat b i i i m t ar i h i mantıksal olarak tutarlı ve yeterli tahminlerin yapılıp, problemlerin çözülmesiyle gelişmiştir. Bu tahminler mevcut koşullara uygun olmalıdır.
Ayrıca, gelecekteki koşullar da sezilebilmelidir. Teorisyenlerin sezebildikleri problemlerin mantıgına baglı olarak davranmaları akılcı yeniden kalkınma (rational reconstruction) veya durumsal mantı~ (situational logic) yöntemi ol.arak adlandırılır. Ancak her teori tatmin edici bir çözüm üretmeyebilir. Dogru çözümler problemlerin dogru olarak sezilmesine baglıdır (Zijp. 1993, s.3).
İktisat teorileri akılcı yeniden kalkınma yöntemi dogrultusunda, bazı teorik veya tecrübeye dayalı varsayımlarla yola çıkarak bir problemi çözmeye çalısmakla ise başlamıştır.
Daha sonra bu çözümler hataların elimine edilmesi için dikkatle incelenmistir.