Sanayileşme, Sanayi ve Teknoloji Politikası, Ulusal Yenilik Sistemi,
Teknoloji Yoğun Mallar, Ar-Ge, JEL C23, F21, Fl4
Dünya 21. yüzyıla çok önemli bir yapısal ve ekonomik dönüşüm süreci içinden geçerek girmektedir. Özellikle son on yıllık dönemde gözlenen ve günümüzde ekonomiler üzerindeki etkisini giderek artan oranda hissettiren bu sürecin odağında küreselleşme yer almaktadır. Uluslararası bilgi akımlarının umulmadık ölçüde ve sistemli bir biçimde kolaylaşmasına yol açan bilgi-işlem ve iletişim teknolojilerinde sağlanan yenilikler, küreselleşme olarak adlandırılan bu yeni evrim sürecinin başlıca sürükleyici gücünü oluşturmaktadır. Daha önceleri rekabet gücü kazanmada önemli görülen bazı faktörler bu süreçle birlikte önemini kaybetmiştir.
Sanayileşme, Sanayi ve Teknoloji Politikası, Ulusal Yenilik Sistemi,
Teknoloji Yoğun Mallar, Ar-Ge, JEL C23, F21, Fl4
Küreselleşmeyle birlikte, dünya ticareti içinde yüksek teknoloji yoğun, yüksek katma değer
üreten ürünlere talep artarken, bu ürünlerde rekabet gücü olan ülkelerin de dünya ticaretinden aldığı payın hızla artığı ve gelişmiş ülkelerin tüm kaynaklarını teknoloji yoğun sektörlere kaydırdığı görülmektedir. Türkiye’nin küreselleşme sürecinin gereklerini yerine getirmesi ve teknolojik dönüşümün gerisinde kalmaması için, bilgi çağında ekonomik ve sosyal gelişmesinin sanayi politikasıyla bağlantılı olduğunu kavraması gereklidir. Bunun yolu da, dış ticaretin desteklenmesi, uluslararası rekabetin hakim olduğu pazarlara daha çok ve katma değeri yüksek mal ve hizmet satma stratejisinin benimsenmesinden geçmektedir.
Sanayileşme, Sanayi ve Teknoloji Politikası, Ulusal Yenilik Sistemi,
Teknoloji Yoğun Mallar, Ar-Ge, JEL C23, F21, Fl4
Türkiye, üniversite-sanayi-kamu kesimi işbirliği yoluyla bilimsel ve teknolojik araştırmaları desteklemek, icatların ve yeni teknolojilerin gelişimini teşvik etmek ve bunların ticari hale gelmesine katkıda bulunmak zorundadır. Türk endüstrisinin bir rekabet faktörü olarak teknolojiyi tanıdığı ve yeterince kullandığı söylenemez. Bunun değiştirilmesi yönündeki ilk adım ulusal yenilik sistemi politikası oluşturma çalışmalarının başlatılması olacaktır. Bu tur bir çalışmaya ilgili tüm tarafların (üniversiteler, ilgili Bakanlıklar, sanayi temsilcileri) katılımı sağlanmalı ve ulusal sanayi politikası ülkenin uzun dönemli ekonomik ve endüstriyel gelişme stratejilerine referansla oluşturulmalıdır. Bu politikanın oluşturulması öncesinde Türkiye’nin teknoloji ve Ar-Ge konularındaki ihtiyaçları araştırmalarla ortaya konulmalı, dünyadaki teknoloji politika modelleri incelenmeli, gelecek öngörüleri ışığında geçerli bir strateji saptanmalıdır.